İstanbul'da alışveriş merkezi denildiğinde Kanyon, İstanbul Cevahir, İstinye Park ve Astoria sık ziyaret ettiğim yerler, Capacity de Bakırköy'e yolum düştükçe uğradığım bir yer. Bu alışveriş merkezlerinin odak noktasında; keyifli bir alışveriş için oluşturulmuş kaliteli ortam olduğunu söylemek çok da yanlış olmaz. Aynı zamanda bu alışveriş merkezlerinin bir ortak noktası da web sitelerinin Adobe Flash ile hazırlanmış olması :).
Görsellik açısından bir problem yok, hatta yeterince şıklar (Astoria hariç) fakat pek kullanışlı oldukları söylenemez, hatta içerik olarak da çok fazla fayda sağlayabildiklerine inanmıyorum. Web siteleri ile ilgili ortak bir incelemem üzerine, nelerin olması gerektiğine dair kısa ve öz bir liste paylaşayım:
- Flash kullanılması öncelikle iPhone'da problem olacağından, mobil cihazlar için kullanışlı, görsel olarak abartılı olmayan ve çabuk yüklenebilecek ayrı bir mobil site tasarlanmalı
- Arama motoru optimizasyonu (SEO) yapılmış web sitesi olmalı
- Devamlı güncellenen bir Blogu olmalı
- Etkinlikler, yenilikler ve kampanyalar hakkında her biri için ayrı RSS desteği olmalı
- İçerik sayfalarında sosyal paylaşım araçları yer almalı (Twitter, Facebook, Digg vb.)
- Sosyal sitelerdeki aktif hesaplarını web sitesine eklemeli
Ayrıca ek olarak Twitter, Facebook, Flickr, Youtube (veya Vimeo) hesaplarını oluşturup, devamlı güncellemeliler. Hem insanların kendileri hakkında ne konuştuklarını takip ederken hem de paylaşımda bulunabilir ve daha çok kişiye ulaşabilirler.
Sizin de eklemek istedikleriniz varsa yorumlara buyrunuz ;)
5 yorum:
metin çok güzel şeyler yazmışsın...bazen cevahir'de bunalıyorum o kadar çok mağaza var ve o kadar kalabalık ki..geçen gün bir mağaza için 10 dakika dolaştım nerede olduğunu bulamadım alışveriş merkezindeki o büyük panolara da uyuz oluyorum:) ! internet sitelerinde ayrıntılı olarak markalara yönlendirme yapsalar ne harika olurdu...
Ben en çok Kanyon'un web sitesindeki haritaya gülüyorum.Görüşelim'in altında Nasıl Ulaşacaksınız bölümünde. Bi dergiden yırtılıp, üzerine tükenmez kalemle kanyon halka içine alınmış ve scanner'da taranıp siteye konmuş. Ama siteye konmadan önce 4-5 gün kadar birinin cebinde dolaşmış olsa gerek ki, epey bir yıpranmış :) Google Maps'in olduğu bir dünyada, şaka gibi...
Gönül ister ki üç boyutlu gezinti olsun, oradan varsa mağazanın e-satış sitesinden ürünlerine tıklayabilelim, vs. Ancak var olan şartlarda muhakkak yapılması gereken öncelikle mağaza listelerinin doğru düzgün verilmesi; erkek, kadın, çocuk, gıda, beyaz eşya, dekorasyon diye adam akıllı kategorilendirilmesi. Mesela Adidas. Her mağazasında çocuk ürünleri olmayabiliyor. Bu nedenle kadın, erkek, çocuk vb. diye de etiketlemek gerekiyor.
Ulaşım için daha iyi bir örnek olan Cevahir AVM'nin sitesinde krokiden mağazanın üzerine geldiğinde telefon bilgilerinin verildiği, mağazaların direkt kurumsal sitesine açılan linkin bulunduğu kutucuklar güzel düşünülmüş. Tabii eğer o müthiş flash deneyimi içinde baloncuğu yakalayabilirseniz. (:
İstinye Park'ta da kategorilendirme idare ederken, bu aşamada da Cevahir sınıfta kalıyor.
Öncelikle şunu bilmeliler: Alışveriş sitelerine giren insanlar bilgisayar kurdu olmak zorunda değil. Bu nedenle en kısa yoldan, en kolay şekilde aradığını bulabilmeli. Hah, laf lafı açtı, nereye geldik. Bir de mutlaka bir arama kutusu olmalı. Ben tek tek aman da burada Nike var mıydı diye aranmamalıyım.
@Alper Akcan gerçekten bahsettiğin gibi yapıldığını mı düşünüyorsun? bence komik olan bu düşüncen ve yorumun olmuş :)
Yazınızda güzel noktaları değinmişsiniz fakat "Öncelikle Iphone" bölümü beni biraz güldürdü.
Nokia %51.3, Samsung %28.1, General Mobile %2.6, LG %1.9... Diğer markalar ise 14.4lük pazar payını paylaşıyor. Örnek olarak kısıtlı bir kesimin kullandığı Iphone'u vermeniz ilginç geldi. Hele Adobe nerdeyse Iphone hariç tüm telefonlara flash desteği getirmeye hazırlanmışken. Benzer satış rakamlarındaki Blackberry cihazlar Flash demoları göstermeye başladılar bile. İnternet kullanımında ise Blackberry kullanıcıları Iphone'un bir hayli önünde... Hoş sadece siz değil, bu konuda yorum yapan yada karar verme pozisyonunda olan kişiler çevresine ve yaratılan havaya kanıyorlar, rakamlara bakmıyorlar.
Dip Not: Neredeyse tüm alışveriş merkezleri kira toplama felsefesi ile kurulmuş bir mahocan yönetim kadrosuna sahip olduğundan çok şey beklememek gerekir bence.
Yorum Gönder